Ann Chamberlin – Safiye Sultan Kitabı Değerlendirmesi

Ann Chamberlin – Safiye Sultan Kitabı Değerlendirmesini www.hayhay.net üzerinde sizlerle paylaşıyoruz. Safiye Sultan Kitabı geçtiğimiz yıllarda oldukça ses getirmişti. Kitaba dair bir sonuç metninin sizle paylaşmak istedik.

Ann Chamberlin, Safiye Sultan-Sözüm ki Tek Sana Geçmez Celladımsın Ey Zaman-, çeviren: olmaz Kamuran, İstanbul, Haziran 2000.

 

Safiye Sultan- Sözüm ki Tek Sana Geçmez Celladımsın Ey Zaman-, Osmanlı İmparatorluğu’nun 16. yüzyılına farklı bir ışık düşüren “üçleme”nin son cildidir. Eserin orijinal ismi “The Reign Of the Favored Women”dir. 440 sayfalık tarihi roman, 5 bölüm ve 70 kısımdan müteşekkildir. Solmaz Kamuran tarafından Türkçe’ye çevrilen romanın 2000 Haziran’ında yedinci baskısı yapılmıştır. İnkılap Yayınevi tarafından yayınlanan eserin kapağındaki resim, Frederic Leighton (1830-1896)’un 1877 tarihli “The Music Lesson” adlı yağlı boya çalışmasıdır. Kitabın dizgisi ise M. Pamukçuoğlu tarafından yapılmıştır.

Safiye Sultan, Saffia Baffo adlı Venedikli bir kız iken Nurbanu tarafından satın alınır ve hareme alınır. Nurbanu, böylece kendi sonunu da hazırlamış oluyordu.

Safiye, büyük bir zeka ve beceriyle kısa zamanda Sultan Murad’ın en gözde kadını ve haremin söz sahibi olur. Herkesi kendi gücünün etkisi altına alıp, amaçları uğruna her şeyi yapmak onun esas meşrebiydi. Amaçları uğruna giriştiği tüm işleri kutsal addettiği gibi kutsal olduğuna da herkesi inandırırdı.

Safiye kendi çıkarları söz konusu olduğunda en sadık yandaşlarını bile göz kırpmadan harcayabilecek yapıdaydı.

Kitaba göre düşündüğümüzde gerçek Sultanın Safiye olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Murad Han, kendi zayıflığının farkına vardığında bunu kapatmak için aşırı hareketler yapıyordu, hemen bir veziri ya da paşayı görevden alıyordu. Böyle durumlarda dahi Safiye’nin daima bir yedeği bulunuyordu.

Safiye Sultan, devletin her kademesinde gizli söz sahibiydi. Başlangıçta ölümün hep başkaları için olduğunu düşünür gibi davranışlar sergilediğini anlayabiliriz. Bu bağlamda onun sonsuzluk iksirini güç ve para olarak açıklayabiliriz.

Güç ve zekasının yanı sıra güzelliğini de uzun süre muhafaza eden Safiye Sultan, tüm bu faktörlerin bileşimiyle haremde Nurbanu’yı, idarede de hükümdarı etki altına almak suretiyle de tek kaygısı Devlet-i Ali olan pek çok sadrazama, vezire, paşaya ve komutana karşı üstünlük sağlamıştır.

Sonuç olarak, eserin edebi yönden iyi bir seyir takip ettiğini, bunu anlatım özellikleri ve akıcılık ile sağladığını söyleyebiliriz. Bununla birlikte bir tarih eserinin öncelikle gerçek olaylardan hareket etmesi gerektiğini düşünecek olursak eserin değeri de ortaya çıkar. Şüphesiz bir tarihi eser olarak tarihi olaylardan çok edebi yönü ağır basmış ve gerçekçilik anlatımın arkasında kalmıştır. Eserde yapılan ağır suçlamalar da yazarın olaylara ön yargılı yaklaştığını göstermektedir.

Talha Gönülalan

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.