Bilindiği gibi Edebiyat ile Tarih arasında sıkı bir ilişkili vardir. Şimdi kendi çerçevemizden www.hayhay.net üzerinde bu ilişkiye değineceğiz.
Gerek geçmişte yazılmış tarihi romanlar vasıtasıyla olsun gerekse de geçmişte yaşamış insanların dil araştırmaları üzerine bize geçmişteki insanların iletşimin yanında yazmış oldukları hatıratlarıyla birçok bilgi verir. Bu hatıratların çözümlenmesiyle geçmiş insanların yaşayışları hakkında bilgi ediniriz, bunun yanında tarihi nitelikteki romanlarlada geçmişde olmuş olaylar hakkında bir bilgi sahibi oluruz. yorumlayarak daha geniş bilgiye sahip olabilirsiniz.
Aslında tarihin birçok branşla ilişkisi vardır. Hatta baktığımız zaman görürüz ki Matematik ilminin bile bir tarihi vardır. Tabi tarihin ilk dönemlerinde yazının kullanılmadığını düşünürsek Edebiyat ile Tarih arasındaki ilişkinin özellikle yazının kullanılmasından sonra daha sıkı bir hal aldığını söylemek yerinde oalcaktır.
Mesela Türk Tarihinde “Söz Uçar, Yazı Kalır” diye bir söz söylenmiştir. Bu durum bir bakıma Tarih ilminin de Edebiyat’a olan ihtiyacını göstermektedir.
Son yıllarda Edebiyat Tarihi üzerinde yapılan araştırmalar bu ilişkinin önemini ortaya koymaktadır. Edebiyatın geçmişi ile ilgili bilgilere Tarih yardımıyla ulaşılabilmektedir.
Tarih bilimi geçmişten günümüze birçok şeyi aktarabilir ama bunu Edebiyat vasıtasıyla iyi bir şekilde aktarır. Edebiyat , tarihi geçmişten geleceğe güzel ve bir biçim vererek en etkili bir şekilde yansıtır.
Edebiyat Tarihi hakkında Nihal Atsız’ın şu görüşlerini kayda değer buluyorum ;
“Edebiyat tarihi,tarihin bir koludur. Bir milletin edebi mahsullerini, yahut başka bir tarife duygu ve düşünce mahsullerini, tarih çerçevesi içinde,mütalea eder. Her edebi eser ve her şair bir milletin ve bir tarih devrinin yetiştirmesi olduğu için edebiyat tarihini de tarih umumi gidişi içinde görmek lazımdır. Bir ağacın yemiş verme şartlarını incelerken nasıl onun toprağını da göz önünde bulundurmak lazımsa, edebi mahsullerin nasıl meydana geldiğini anlamak için de o devrin tarihini bilmek icap eder. O halde Türk edebiyatı tarihi demek, Türklerin en eski çağlardan günümüze kadar meydana getirdikleri duygu ve düşünce mahsullerinin asır asır, o asrın tarihi içinde mütealeası demektir. Tabiîdir ki edebiyat tarihini iyi anlamak için bütün medeniyet unsurlarının da tarihini önceden bilmek şarttır. Böyle olmazsa edebi eserlerin doğuşundaki sebep ve neticeler iyi anlaşılamaz.” www.hayhay.net
bence bilgiler çok yararlı
beenim çok iyi bir bilgiler olduğunu keşfettim işime yaradı
çok teşekkür ederim yardımcı oldun
bir onaylayamadınız gitti haaa
puufffff :/ :/ :/ :/ :/ :/ :/ :/ :/ :/
güzel bilgiler var tsk
çoooooooooooooook iyi hazırlanmış
ggüzeeeel